Bakan Fidan'dan Suriye ve Gazze mesajı: Yatırımlar başladı ancak kırılgan bir ateşkes var

Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Suriye'de Caesar Yasası'nın kalkmasıyla birlikte yatırımların başladığını, ancak yıkımın büyük olduğunu belirtti. Fidan, Gazze'deki ateşkesin kırılganlığını ve ticari rekabetin sıcak savaş riski taşıdığını vurguladı.
Bakan Fidan'dan Suriye ve Gazze mesajı: Yatırımlar başladı ancak kırılgan bir ateşkes var

Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Türk dış politikasının yoğun gündemini değerlendirerek, Suriye’deki geri dönüşler, Gazze’deki ateşkesin durumu ve küresel sistemdeki büyük güç rekabetinin yansımaları hakkında kapsamlı açıklamalarda bulundu.

TÜRK DIŞ POLİTİKASI İÇİN YÜKSEK RİSKLİ YILLAR

2025'in Türk dış politikası için çok yoğun bir yıl olduğunu belirten Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, "Özellikle mücavir bölgemiz büyük krizlerle yüzleşiyordu. Bu krizler tabii savaş merkezli krizler. Ukrayna'da olan savaş sadece Rusya-Ukrayna arasındaki konuları değil, bütün bölgeye, Karadeniz dahil, küresel bir yayılma riski olan bir savaştan bahsediyoruz ve etkileri de var açıkçası" diye konuştu.

Fidan, Suriye halkının özgürleşmesiyle başlayan yeni süreçte Türkiye'nin bölge ülkeleriyle birlikte oynadığı role değinirken, Gazze'de ise soykırımın durdurulması, ateşkesin sağlanması ve bunun kalıcı bir barış anlaşmasıyla güvence altına alınması yolunda Türkiye'nin çabalarına işaret etti.

GAZZE'DE SÜREKLİ İHLAL EDİLEN KIRILGAN BİR ATEŞKES VAR

Fidan, başta Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan olmak üzere devletin bütün organlarının Gazze konusunda yoğun bir çaba ortaya koyduğunu vurgulayarak, "Elhamdülillah bir noktada ateşkes sağlandı ama bugün de gördük sürekli ihlal edilen bir ateşkesle karşı karşıyayız. Kırılgan bir ateşkes ortamı var" ifadelerini kullandı.

Türkiye'nin izlediği politikalarla olabildiğince kendi güvenlik alanını koruyan ama bölgesine istikrar veren, dostlarına, müttefiklerine de destek veren bir durumda olmayı devam ettirdiğine dikkati çeken Fidan, Türkiye'nin bütün krizlerde aranan bir müttefik haline geldiğinin altını çizdi. Fidan, bu durumda Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın ortaya koyduğu vizyonun ve iradenin fevkalade büyük önemi olduğuna işaret etti.

SURİYE'DE YATIRIMLAR BAŞLADI, ANCAK YIKIM ÇOK BÜYÜK

Bakan Fidan, Suriye'de 8 Aralık 2024'ten itibaren başlayan süreçte atılan çok adım olduğunu, fakat bunun görülemediğine işaret ederek, "Problem alanı o kadar fazla ki giderilmesi gereken. Sırf ülkedeki yıkımı düzeltmeye başlamak için uluslararası takılmış birçok kelepçeyi söküp atmanız gerekiyor. Daha iki, üç gün önce Amerika'daki Sezar Yasası yeni kalktı. Sezar Yasası'yla Suriye'ye yapılan yatırımlara yasak getirilmişti Esed döneminde" ifadelerini kullandı.

Suriye'de gerek bölge ülkelerinin gerek Avrupalı ve ABD'li ortakların yaptığı müşterek çalışmanın önemine işaret eden Fidan, "Suriye'de yatırımların ağır ağır hayata geçmeye başladığını görüyoruz. Ama yıkım dediğim gibi çok büyük. Geri dönüşler var. Geri dönenlerin tabii istifade edeceği, yaşamını ve temel hizmetleri sağlayacağı bir altyapıya ihtiyaç var" diye konuştu.

Fidan, Suriye halkının kanaatli bir halk olduğuna değinerek, "Bu imkansızlıklara rağmen yeter ki canlarına bir şey olmasın. Yeter ki bir karmaşa, kaos ortamı olmasın. Buradan yollarına devam ederler" dedi. Türkiye'nin de Suriye'de yürüttüğü projeler olduğunu söyleyen Fidan, "Haritaya baktığınız zaman Suriye, Türkiye'nin bir devamı aslında, coğrafi devamı. Burada hem ticari olarak, hem ulaştırma olarak, hem bağlantısallık olarak inanılmaz derecede büyük potansiyeller var. İnşallah bunların hepsi hayata geçecek. Ama ilk önce ülkedeki dengelerin yerine oturması gerekiyor" ifadelerini kullandı.

SİLAHLI GRUPLARIN ULUSAL ORDUYA BAĞLANMASINDA TÜRKİYE'NİN ROLÜ

Fidan, Suriye'de silahlı grupların bir komuta altında toplanması, ulusal orduya bağlanması konusunda en büyük fedakarlığı ve yardımı Türkiye'nin yaptığına işaret ederek, "Türkiye'nin sürekli destek verdiği muhalif güçleri ulusal orduya katılmaya doğru teşvik etmesi ve bunun hemen gerçekleşmesi, ülkedeki Esed'e karşı direniş gösteren çok farklı silahlı grupları bir komuta altında bir araya getirdi. Bu belki çok fazla takdiri yapılmamış çok önemli bir konu" ifadelerini kullandı.

Avrupa ve ABD'de zaman zaman ortaya çıkan "mevcut yönetim Suriye'nin tamamına hakim değil" eleştirisine ilişkin olarak Fidan, "(Suriye'nin) Bunu büyük ölçüde tamamladığını biz düşünüyoruz. SDG'nin kontrol ettiği bölgelerde şu anda sorun alanı var. Onun çözülmesi gerekiyor 10 Mart mutabakatı çerçevesinde" kaydetti. Fidan, Suriye'nin güney meselesinin fevkalade önemli olduğunu belirterek, "Şu anda bizim belki en büyük risk alanımız o. Güney'deki sıkıntı tek başına çok fazla büyük risk oluşturduğu için değil. O da yönetilebilir bir konu. İsrail'in ona müdahil olmasından dolayı ortaya çıkan bir risk alanı var. Bu risk alanını çok iyi yönetmek gerekiyor. Çünkü daha büyük riskleri de beraberinde getirebilir. Bu da çok yakından takip ettiğimiz bir konu" değerlendirmesinde bulundu.

KÜRESEL REKABETİN SICAK SAVAŞ RİSKİ VE TRUMP ETKİSİ

Fidan, 2026'nın da heyecanlı, oldukça yoğun, risklere açık ama aynı zamanda fırsatlar sunan bir yıl olacağını söyleyerek, Rusya-Ukrayna Savaşı, İsrail-Filistin meselesi ve İsrail'in Suriye'yi de kapsayan yayılmacılığı gibi konuların yeni yıla devredeceğini belirtti.

ABD Başkanı Donald Trump'ın iktidara gelmesinin etkilerinin de dünya genelinde görüldüğünü kaydeden Fidan, "Avrupa-Amerika transatlantik ilişkilerinin artık seyrinin eskisi gibi olmayacağını biz sürekli söylüyorduk. Trump, artık ilk döneminde dillendirdiği konuları bu ikinci döneminde kurumsallaştırma ve pratiğe geçirme gibi bir aşamada" dedi. Soğuk Savaş döneminde Rusya'ya yönelik yapılanların aynısının, farklı şekillerde Çin'e karşı Asya Pasifik'te yapılmasına yönelik bir emare olduğuna işaret eden Fidan, bütün bu gelişmelerin Türkiye'ye yansımaları olacağını vurguladı.

Fidan, ticari rekabetin bir noktadan sonra sıcak savaş getirme riskini taşıyor olmasının da öteden beri işaretlerini aldıkları bir konu olduğunu belirterek, "Bizim dileğimiz, temennimiz o ki yani bunu oturarak konuşup çözmeleri. Çünkü savaşın hiç kimseye faydası yok. Özellikle nükleer güce sahip büyük güçlerin, yani karşılıklı birbirlerine tehdit savurmaları ve güç kullanma arayışlarında olmaları tabii ki geri kalan ülkeler için de büyük bir sıkıntı alanı" diye konuştu.

Bakan Fidan, Türkiye'nin ortaya koyduğu yetenek, kapasite ve ahlaki duruşa sahip olduğunu vurgulayarak, "Biz iyi olmak istediğimiz için iyi davranıyoruz. Bunun iyi olduğuna inandığımız için iyi davranmak istiyoruz diye bölgemizde verdiğimiz mesaj var" sözleriyle açıklamalarını tamamladı.

Kaynak:Anadolu Ajansı