1. Anasayfa
  2. Dünya
  3. 16 KİŞİNİN ÖLÜMÜNE NEDEN OLMUŞTU: 168 yıllık hayalet gemi nihayet bulundu!

16 KİŞİNİN ÖLÜMÜNE NEDEN OLMUŞTU: 168 yıllık hayalet gemi nihayet bulundu!

Avustralya açıklarında 168 yıl önce batan Koning Willem de Tweede'nin enkazı nihayet gün yüzüne çıkarıldı. 800 tonluk dev gemi, 16 mürettebatın ölümüne neden olan facianın ardından yıllarca kayıptı.
Yayınlanma:
16 KİŞİNİN ÖLÜMÜNE NEDEN OLMUŞTU: 168 yıllık hayalet gemi nihayet bulundu!
16 KİŞİNİN ÖLÜMÜNE NEDEN OLMUŞTU: 168 yıllık hayalet gemi nihayet bulundu! 1 14

Tarihin en gizemli deniz kazalarından biri çözüldü. 1857 yılında Avustralya'nın Robe kıyılarında batan ve 25 kişilik mürettebatından 16'sının hayatını kaybettiği Hollanda ticaret gemisi Koning Willem de Tweede, 168 yıl sonra suyun derinliklerinden ortaya çıkarıldı.

16 KİŞİNİN ÖLÜMÜNE NEDEN OLMUŞTU: 168 yıllık hayalet gemi nihayet bulundu! 2 24

DENİZCİLİK TARİHİNE IŞIK TUTACAK

Arkeologlar, "hayalet gemi" olarak anılan batığın konumunu tespit ederek enkaza ulaştı. Bu keşif, denizcilik tarihine ışık tutacak önemli detayları da beraberinde getirdi.

16 KİŞİNİN ÖLÜMÜNE NEDEN OLMUŞTU: 168 yıllık hayalet gemi nihayet bulundu! 3 34

Yaklaşık 140 metre uzunluğundaki Koning Willem de Tweede, okyanusun derinliklerinde gizemli bir şekilde kaybolmadan önce Guichen Körfezi'nden yelken açmıştı. Şimdi ise bu batık, sadece denizcilik tarihi açısından değil, aynı zamanda Avustralya’nın sosyal geçmişi açısından da büyük önem taşıyor. Uzmanlar, gemi enkazının, Viktorya dönemindeki altın hücumu sırasında ülkenin güneyinden geçen Çinli göçmenlerin izini sürdüğünü ve bu döneme dair önemli ipuçları sunduğunu belirtiyor.

16 KİŞİNİN ÖLÜMÜNE NEDEN OLMUŞTU: 168 yıllık hayalet gemi nihayet bulundu! 4 44

1851 ile 1860’ların sonlarına kadar süren bu zenginlik dönemi, servet arayışına çıkan binlerce kişinin yolculuğu nedeniyle hem büyük bir para akışına hem de yoğun nüfus artışına sahne olmuştu. Avustralya Ulusal Denizcilik Müzesi Sözcüsü James Hunter, ABC’ye yaptığı açıklamada, arkeologların geminin birçok önemli parçasını gün yüzüne çıkardığını ve bu buluntuların tarihi yeniden yazabilecek potansiyele sahip olduğunu ifade etti.