Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı (AFAD), Tekirdağ’ın Marmara Ereğlisi ilçesinde 5.0 büyüklüğünde deprem meydana geldiğini açıkladı. Çevre illerde de hissedilen sarsıntı paniğe neden olurken, vatandaşların aklında “Bu deprem öncü mü, artçı mı?” sorusu belirdi. Konuyla ilgili Ekol TV yayınına katılan Doç. Dr. Bülent Özmen, yaşanan depreme ilişkin önemli değerlendirmelerde bulundu.
MARMARA'DAKİ DEPREM ÖNCÜ MÜ ARTÇI MI?
Özmen " Yani bunun öncü mü yoksa artçı mı olduğunu şu anki veriler ışığında söylemek pek mümkün değil. Ancak Marmara Denizi’nde yaşanan bu hareketlilik, bölgede gerilimin arttığını gösteriyor. Zaten çok sayıda bilim insanı, Marmara’daki deprem tehlikesinin yüksek olduğunu uzun süredir dile getiriyordu. Aslında bu tür depremler Silivri açıklarındaki Kumburgaz segmentinde beklenirken, 1912’de kırıldığı ifade edilen fay hattı üzerinde meydana geldi.
CİDDİ BİR HASAR OLUŞMA İHTİMALİ ÇOK DÜŞÜK
Depremin İstanbul kıyılarına yakın bir noktada ve sığ derinlikte gerçekleşmesi nedeniyle maalesef çok sayıda kişi tarafından hissedildi. Ancak bu deprem sonucunda ciddi bir hasar oluşma ihtimali çok düşük. Yine de insanları korkutacak, evlerinden çıkmaya zorlayacak bir şiddette hissedildiğini söylemek mümkün.
YAKIN ZAMANDA KÜÇÜK SARSINTILAR GÖRÜLEBİLİR
Bu bölgede, yani Adalar hattı üzerinde 5 büyüklüğündeki depremin ardından artçı sarsıntılar da olacaktır. Bunların büyüklüğü 4 seviyelerine kadar çıkabilir. Elbette şu anki bilgiler ışığında konuşuyoruz. Eğer 5 büyüklüğündeki depremi ana şok olarak değerlendirirsek, yakın zamanda daha küçük çaplı sarsıntıların görülmesi muhtemel.
MARMARA FAY HATTI 7 ÜZERİNDE DEPREM ÜRETEBİLİR
Ancak bilimin net yanıt verme imkânı yok. Biz bu olayı ana şok olarak nitelendiriyoruz fakat Marmara Denizi’nin altındaki fay hatlarının 7’nin üzerinde deprem üretme potansiyeli var. Bu konuda çok sayıda bilimsel çalışma yapılmış durumda. Dolayısıyla depremin tam saatini ve zamanını bilemesek de, İstanbul için tehlikenin var olduğu gerçeğini göz ardı edemeyiz.
Özellikle Marmara Ereğlisi ve Silivri çevresinde, merkez üssüne daha yakın bölgelerde binalarında hasar gören vatandaşlarımız kesinlikle bu yapılara girmemeli. Depremi şiddetli şekilde hissedenlerin de AFAD’ın, İstanbul Valiliği’nin ve İçişleri Bakanlığı’nın açıklamalarını dikkatle takip etmeleri önemli.
Depremle ilgili gelişmeleri düzenli şekilde izlemek, vatandaşların alacağı önlemler açısından faydalı olacaktır. Onun dışında evlere girip girmemek tamamen kişilerin kendi inisiyatifinde. Eğer binaların dayanıklı olduğunu düşünüyorlarsa karar vatandaşın elinde" dedi.