Bakırköy 18. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen ilk duruşmada tutuklu sanık anne Meryem Ataman hazır edildi. Diğer tutuklu sanıklar baba Cahit Eşiyok ve üvey anne Zehra Öztürker'ün SEGBİS ile bağlandığı duruşmaya taraf avukatları da katıldı. Öte yandan duruşmada, Melike'nin kardeşleri H.E. ve E.E. de pedagog eşliğinde hazır bulunarak tanık olarak dinlendi.
"CAHİT BENİ KORKUTTU"
Kimlik tespitinin ardından başlayan duruşmada sanık anne Meryem Ataman'ın savunmasını yaparken ara sıra ağladığı görüldü. Sanık Ataman, "Olay diğer kızımın öğretmenine anlatmasıyla ortaya çıktı. Biz Cahit'le boşandıktan sonra çocukların velayeti eşimdeydi. O zaman Melike yaşıyordu. Çocuklarımla görüşmek istiyordum ama bana göstermediler. Cahit boşandıktan sonra Zehra ile birlikte yaşadı. Bunların arası açılınca Cahit tekrar benle birlikte yaşamak istedi ve çocuklara bakamıyorum dedi. Eve gittim ve tekrar birlikte yaşamaya başladık. Olayı da oraya gidince öğrendim. Cahit olayı bana, "Ben dışarda çalışıyordum Zehra bana 'Gel Melike nefes almıyor' dedi. Bana böyle anlattı. Ben ona polise gitseydin dedim ama Cahit bana 'Vücudunda morluklar vardı olayı bizden bilirler' diye korktum dedi. İkisi de çocuklara işkence yapmış. Polise gidip olayı anlatmak istedim ama Cahit bana gidersen diğer çocukları da seni de öldürürüm dedi korktum." dedi.
"ÖLDÜĞÜNÜ ANLAYINCA AĞLADIM"
Sanık baba Cahit Eşiyok, suçlamaları kabul etmediğini söyleyerek, "Ölen benim çocuğum. Yüreğim yanıyor. Meryem'le boşanma sürecimde Zehra'yla tanıştık ve 8 ay birlikte yaşadık. Çocukları Meryem'e vermek istemedim. Melike'nin öldüğü gün ben işteydim. Zehra beni arayarak, 'Melike fenalaştı nefes almıyor eve gel' dedi. Evde Melike sırt üstü yatar vaziyette yatağındaydı. Seslendim tepki vermedi. Nabzı durmuştu. Öldüğünü anlayınca ağladım. Hastaneye götürmek istedim ama Zehra bana hastaneye götürsek de geri gelmeyecek dedi. Olayı Zehra'ya sorduğumda bana, 'Melike'nin ondan su istediğini ve suyu içerken öksürdüğünü söyledi. Boğazına su kaçtı diye sırtına vurduğunu ve nefes almadığını söyledi." dedi.
"ELLERİMLE YIKAYIP ÇARŞAFLA KEFENLEDİM"
Melike'nin cesedini baraja nasıl attığını anlatan sanık baba Eşiyok, "Zehra bana Melike'yi denize atalım dedi ben kabul etmedim. Defnetmek istedim. Çocuğumu ellerimle yıkadım yatağın çarşafıyla kefenledim. Sonra cesedi büyük poşetin içine koyduk. Zehra Avcılar tarafında araç kiralayan bir tanıdığı olduğunu söyleyerek araç kiraladık. Defin için mezarlıklarda gezdik ama ben yapamadım. Sonraki gün Sazlıdere Barajı'na gittik. Cesedi araçtan çıkarıp gölün ortasına denk gelecek şekilde poşeti getirdim. 2 taş koyarak suya koydum poşet doldu su yüzeyine çıktı 5 dk bekledim dua okudum ceset suya batınca eve döndük. Kendime geldikten sonra çok pişman oldum. Pişmanlıkla sorgulamaya başladım, sorguladıkça şüphelerim arttı. Zehra'nın Melike'yi öldürebileceği düşündüm çünkü çocuklara bağırıyordu. Çocuklarım Zehra'nın onlara yaptıkları işkenceyi anlattı. Çocuklarım Zehra'nın Melike'yi kalorifer peteğine bağladığını söyledi bunun üzerine çocuklarla konuştum H. ve E. başka bir şey söylemedi. Melike bana, 'O eve gitmek istemiyorum o kadını sevmiyorum demişti. Yaşı küçük diye kaale almadım. Tekrar eve döndük. Çok pişmanım." diye konuştu.
"MERYEM ÇOCUKLARI DOLDURDU"
Tutuklu sanık Zehra Öztürker savunmasında, "Meryem ziyarete geldiğinde çocukları bana karşı doldurdu. Sonra çocuklar değişmeye başladı. Sürekli altlarına yapmaya başladılar. Bende gitmek istedim. Cahit beni ölümle tehdit etti. Melikenin ölümüyle alakam yok. Cahit çocuklara oklavayla vuruyordu. Ben çocuklara hiç vurmadım. Sadece çarşafları değiştirirken tek ayak üstünde durmalarını söyledim. Melike babasının darp etmesi sonucu öldü. Melike babasıyla parka gitti. Geldiklerinde kızın ağzı yüzü kan içindeydi. Cahit düştüğünü söyledi. Melike o gün hiç yemek yemedi. Olay günü sabah babası uyandırmak için odaya gitti. Cahit 'elinin ayağının buz gibi olduğunu' söyledi. Kalp masajı yaptı. Ben Hasan'ı okula götürmek için evden çıktım. Geldiğimde Cahit, Melike'yi yıkıyordu. Hastaneye götür diye çok söyledim. Ben cesetle arabaya binmedim. Cahit bıraktı. Yapma dedim. Çocukların bu olaydan haberi olmadı. Cahit çocuklara 'Melike'yi yurda verdim' dedi. Çocuklar korkudan soramadılar." şeklinde konuştu.
"GÜNLERCE AÇ VE SUSUZ KALDIK"
Pedagog eşliğinde ifadesi alınan Melike'nin kardeşi H.E. ifadesinde, "Biz kapı aralığından olayı gördük. Kardeşim koltukta yatıyordu. Ayağında ve kolunda kesik vardı. Babamın bacağının yanında çekiç vardı. Zehra da babamın yanına sürekli buz götürüyordu. Biz o zaman bir şey yapamadık, küçüktük. Bizi babam da Zehra da dövüyordu. Bana ve kardeşlerime çok işkence yaptılar. Zehra benim ayağıma çekiçle vuruyordu. Bizi sürekli dövdükleri için altımıza kaçırıyorduk. Ecrin'i soyarak yağmurda beklettiler. Günlerce susuz ve aç kaldık. Melike'ye hiç yemek vermiyorlardı." dedi.
"TÜM SİNİRLERİNİ MELİKE'DEN ÇIKARIYORLARDI"
Diğer çocuk E.E. ise şunları kaydetti: "Babamla Zehra Melike'yi öldürdü. Babam Melike'yi zincirle elinden tutup sırtüstü yatırıp öldürdü. Tüm sinirlerini Melike'den çıkarıyorlardı. Kıyafetlerimizi çıkarıp bizi soğuk suyla yıkıyorlardı. Bizi sopayla her gün dövüyorlardı."
ÖZ ANNE TAHLİYE EDİLDİ
Beyanların ardından mütalaasını açıklayan savcı, tutuklu sanık anne Meryem Ataman'ın beraatini, diğer tutuklu sanıklar Cahit Eşiyok ve Zehra Öztürker'in tutukluluk halinin devamını istedi. Ara kararını açıklayan mahkeme heyeti, tutuklu sanık anne Meryem Ataman'ın tahliyesine, diğer tutuklu sanıklar Cahit Eşiyok ve Zehra Öztürker'in tutukluluk halinin devamına karar vererek sanık ve avukatların mütalaaya karşı beyanlarının alınması için duruşmayı erteledi.
OLAYIN GEÇMİŞİ
Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede, Melike Eşiyok'un ölümünden 6 yıl sonra kardeşleri E. ve H.’nin okulda öğretmenlerine Melike’yi babası ve ilişki yaşadığı kadının öldürdüğünü anlattığı kaydedildi. Sanık baba Cahit Eşiyok ve üvey anne Zehra Öztürker’in "çocuğa ya da beden ve ya ruh bakımından kendisini savunamayacak durumda bulunan kişiye karşı kasten öldürme" suçundan ağırlaştırılmış müebbet ve "çocuğa ya da beden ve ya ruh bakımından kendisini savunamayacak durumda bulunan kişiye karşı eziyet" suçundan ise 3 yıldan 8 yıla kadar hapisleri istendi. Sanık anne Meryem Ataman’ın ise "suçluyu kayırma" suçundan 6 aydan 5 yıla kadar hapsi talep edildi.